HARUN GÖK
Köşe Yazarı
HARUN GÖK
 

İş Hayatında Kıdem Tazminatı Sıkıntısı

Ülkemizde kıdem tazminatı konusu kangren olarak kanayan bir yara olup kanamaya devam etmektedir. Nedense bir türlü çözülemeyen konu olarak sürüncemede kalmaya devam etmektedir. Bu durum devletimizin veya yönetim biriminin hantal bir yapısının olduğunu göstermektedir. Adalet dağıtan mahkemelerimizin dağıttığı adalete bakarsanız görürsünüz. Şu bir gerçektir ki geç gelen adalet adalet değildir. Tazminat konusu da bu haliyle uygulandığı sürece adalet yerini bulmayacak, işveren ve işçi arasında büyük bir sıkıntı olarak devam edecektir.Özellikle Çalışma Bakanlığı bir orta yol bularak işçi-işveren ve devlet olarak bu hantallaşmış, miadı dolmuş, günümüz şartlarında uygulanamaz hale gelen bu yasadan biran önce kurtulmalıdır.Yapılacak düzenleme işvereni sıkıntıya sürüklemeyecek, işçinin hakları gasp edilmeyecek şekilde çözüme kavuşturulmak zorundadır. Bunun için 4857 sayılı iş kanunda yapılacak düzenleme her şeyi halledecektir.İş hayatında gördüğüm gerçek çalışan kesimde bir istikrarsızlık, bir başıboşluk, bir baynazlık sürüp gitmektedir. Sıkça işyeri değiştiren çalışan, memnun olmayan işveren ve mutsuz ve geleceğe karanlık bakan bir çalışan gurubu ile karşı karşıyayız.Gelir adaletsizliği, insan ihtiyaçlarının sürekli değişerek gelişmesi, her iki kesimi de doyumsuzluğa, mutsuzluğa itmekte olup, iş barışına ve dolayısıyla toplumsal barışa set çekmektedir. Çalışan kesimin gelecekle ilgili kaygılarını gidermek için ilgili kurumlar afaki vaatlerden, kırtasiyecilikten sorumluluk almaktan korkmaktan vazgeçerek bir an önce mevcut sorunlara çözüm bulmalıdır. Yaşanabilir bir ücret ve uygulanabilir bir tazminat uygulaması hayata geçirilmelidir.Yapılacak şey ya tazminatı kaldıracağız, ücreti güçlendireceğiz yada tazminatı devletin garantisi altına alacağız.Bu konuda gelişmiş Avrupa ülkelerinde uygulanan kıdem tazminatı ile ilgili örneklerine bakacak olursak; Almanya da kıdem tazminatı yoktur. 50 yaş ve 15 yıllık hizmet, kıdem en fazla 15 aylık ücret tutarında ödeniyor. Hollanda da mahkeme kararı ve iş güvencesi kapsamında ödenmektedir. Bir kaç aylık ücretle sabitlenmiştir. Fransa da kıdem tazminatı için en az bir yıl, kişisel nedenlerle ayrılmalarda ücretin 1/10 u , ekonomik nedenlerle ayrılmalarda ücretin 2/10 u kıdem tazminatı olarak ödenmektedir. Danimarka da ödenen kıdem tazminatı miktarı 1, 2 ve 3 aylık ücreti geçmemektedir.İspanya da en fazla 12 aylık kıdem tazminatı ödemesi vardır.İsviçre de kıdem tazminatına ilişkin durum ise aynı işverene bağlı olarak çalışmak şartıyla 20 yıl çalışanlara en fazla 2 aylık kıdem tazminatı ödenmektedir.Bu durumda bizim ülkemizde neler yapılabilir?İşçilerimizin geçmiş yıllardan doğan kazandıkları tazminat hakları baki olmak üzere bundan sonra yapılabilecekler;1- İşçilerin normal geçinebilecekleri maaş verilerek yukarıda uygulamaları görülen ülkelerde olduğu gibi emeklilik sırasında ödül gibi bir para ödemesi yapılabilir.2- Sigorta primi gibi her ay işverence ödenecek paralar sosyal güvenlik kurumunda kurulacak bir fonda tutulabilir.3- İşçinin işverenden olan tazminat alacakları da bu fonda toplanabilir.4- Bu yatırılan fondaki paraların tasarrufu değerlendirilmesi devlet garantisi altında yine ilgili kurumca değer kaybını önleyici olarak değerlendirilmesi de mümkün olabilir.5- Çalışanın iş değiştirmesi durumunda tazminatından yararlanması bir düzene konulabilir.6- Belli sürelerde örneğin 5 yıl veya 10 yıl gibi belli sürelerde biriken tazminatlarla ilgili işçinin tasarruf hakkı olabilir.7- İşverenin kalifiye veya uzun yıllar çalışan işçisini veya ustasını kaybetme riskine karşılık çalışan işçinin işyeri değiştirmesinin de önüne geçmesi gerekmektedir.8- Uygulama yine 30 gün üzerinden hesaplanarak bir gün çalışanın da kıdem tazminatı olmalı.9- Devlet garantisinde fon uygulamasıyla işletme iflas etse dahi çalışanın hakkı korunmuş olacaktır.Buna benzer düzenlemeler yapılırsa çalışanların mağduriyeti giderilmiş olup emeğin verimliliğinin artırılması sağlanır. Sosyal barışa, dolayısıyla iş barışına daha fazla katkı sağlanmış olur.
Ekleme Tarihi: 11 Mayıs 2017 - Perşembe
HARUN GÖK

İş Hayatında Kıdem Tazminatı Sıkıntısı

Ülkemizde kıdem tazminatı konusu kangren olarak kanayan bir yara olup kanamaya devam etmektedir.
Nedense bir türlü çözülemeyen konu olarak sürüncemede kalmaya devam etmektedir. Bu durum devletimizin veya yönetim biriminin hantal bir yapısının olduğunu göstermektedir. Adalet dağıtan mahkemelerimizin dağıttığı adalete bakarsanız görürsünüz. Şu bir gerçektir ki geç gelen adalet adalet değildir. Tazminat konusu da bu haliyle uygulandığı sürece adalet yerini bulmayacak, işveren ve işçi arasında büyük bir sıkıntı olarak devam edecektir.
Özellikle Çalışma Bakanlığı bir orta yol bularak işçi-işveren ve devlet olarak bu hantallaşmış, miadı dolmuş, günümüz şartlarında uygulanamaz hale gelen bu yasadan biran önce kurtulmalıdır.
Yapılacak düzenleme işvereni sıkıntıya sürüklemeyecek, işçinin hakları gasp edilmeyecek şekilde çözüme kavuşturulmak zorundadır. Bunun için 4857 sayılı iş kanunda yapılacak düzenleme her şeyi halledecektir.
İş hayatında gördüğüm gerçek çalışan kesimde bir istikrarsızlık, bir başıboşluk, bir baynazlık sürüp gitmektedir. Sıkça işyeri değiştiren çalışan, memnun olmayan işveren ve mutsuz ve geleceğe karanlık bakan bir çalışan gurubu ile karşı karşıyayız.
Gelir adaletsizliği, insan ihtiyaçlarının sürekli değişerek gelişmesi, her iki kesimi de doyumsuzluğa, mutsuzluğa itmekte olup, iş barışına ve dolayısıyla toplumsal barışa set çekmektedir. Çalışan kesimin gelecekle ilgili kaygılarını gidermek için ilgili kurumlar afaki vaatlerden, kırtasiyecilikten sorumluluk almaktan korkmaktan vazgeçerek bir an önce mevcut sorunlara çözüm bulmalıdır. Yaşanabilir bir ücret ve uygulanabilir bir tazminat uygulaması hayata geçirilmelidir.
Yapılacak şey ya tazminatı kaldıracağız, ücreti güçlendireceğiz yada tazminatı devletin garantisi altına alacağız.
Bu konuda gelişmiş Avrupa ülkelerinde uygulanan kıdem tazminatı ile ilgili örneklerine bakacak olursak; Almanya da kıdem tazminatı yoktur. 50 yaş ve 15 yıllık hizmet, kıdem en fazla 15 aylık ücret tutarında ödeniyor.
Hollanda da mahkeme kararı ve iş güvencesi kapsamında ödenmektedir. Bir kaç aylık ücretle sabitlenmiştir. Fransa da kıdem tazminatı için en az bir yıl, kişisel nedenlerle ayrılmalarda ücretin 1/10 u , ekonomik nedenlerle ayrılmalarda ücretin 2/10 u kıdem tazminatı olarak ödenmektedir. Danimarka da ödenen kıdem tazminatı miktarı 1, 2 ve 3 aylık ücreti geçmemektedir.İspanya da en fazla 12 aylık kıdem tazminatı ödemesi vardır.
İsviçre de kıdem tazminatına ilişkin durum ise aynı işverene bağlı olarak çalışmak şartıyla 20 yıl çalışanlara en fazla 2 aylık kıdem tazminatı ödenmektedir.
Bu durumda bizim ülkemizde neler yapılabilir?
İşçilerimizin geçmiş yıllardan doğan kazandıkları tazminat hakları baki olmak üzere bundan sonra yapılabilecekler;
1- İşçilerin normal geçinebilecekleri maaş verilerek yukarıda uygulamaları görülen ülkelerde olduğu gibi emeklilik sırasında ödül gibi bir para ödemesi yapılabilir.
2- Sigorta primi gibi her ay işverence ödenecek paralar sosyal güvenlik kurumunda kurulacak bir fonda tutulabilir.
3- İşçinin işverenden olan tazminat alacakları da bu fonda toplanabilir.
4- Bu yatırılan fondaki paraların tasarrufu değerlendirilmesi devlet garantisi altında yine ilgili kurumca değer kaybını önleyici olarak değerlendirilmesi de mümkün olabilir.
5- Çalışanın iş değiştirmesi durumunda tazminatından yararlanması bir düzene konulabilir.
6- Belli sürelerde örneğin 5 yıl veya 10 yıl gibi belli sürelerde biriken tazminatlarla ilgili işçinin tasarruf hakkı olabilir.
7- İşverenin kalifiye veya uzun yıllar çalışan işçisini veya ustasını kaybetme riskine karşılık çalışan işçinin işyeri değiştirmesinin de önüne geçmesi gerekmektedir.
8- Uygulama yine 30 gün üzerinden hesaplanarak bir gün çalışanın da kıdem tazminatı olmalı.
9- Devlet garantisinde fon uygulamasıyla işletme iflas etse dahi çalışanın hakkı korunmuş olacaktır.
Buna benzer düzenlemeler yapılırsa çalışanların mağduriyeti giderilmiş olup emeğin verimliliğinin artırılması sağlanır. Sosyal barışa, dolayısıyla iş barışına daha fazla katkı sağlanmış olur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hacilarhabergazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.