İŞ YAPMADAN YAŞAYAN İNSAN HÜKÜMET KURAR BELEDİYE YÖNETİR

Sosyal devlet anlayışı ve sosyal belediyecilik ilkeleri, ne yazık ki ülkemizin bazı kesimlerinde yanlış uygulanmaktadır. Asıl desteklenmesi gereken; yaşlı, çalışamayan ve bakıma muhtaç vatandaşlarımızken, bu yardımlar zamanla çalışabilecek durumda olan bireyler tarafından da kullanılmaya başlanmış ve adeta bir meslek haline gelmiştir. Sağlığı yerinde, hatta kendi bağı bahçesi olan insanlar bile yardım almayı alışkanlık haline getirmiştir. Bu durum bazı çevrelerin işine gelmiş, buradan siyasi rant elde edilmiştir. Ekonominin güçlü olduğu dönemlerde bu sistem göze hoş görünse de, ekonomik daralmanın yaşandığı günümüzde bu yardımlar azalmış ve sistemin savunucusu olan kesimler ilk zarar görenler olmuştur. Öyle ki, sağlığı yerinde olup hiçbir üretim yapmadan meydanlarda oturmaya alışan bazı kişiler, artık bu anlayışla hükümet kurup, yıkan , belediye başkanı indirip yerine yenisini seçme planları yapmaktalar tabi zamanları çok olduğu için her gün yeni projede hayata geçmekte. Bugün birçok genç ve yaşlı birey işsiz ve üretimden uzak bir şekilde zaman geçirirken, firmalar ise çalışacak insan bulamamaktan şikayetçidir. Bazıları çalışmayan insanlara kızıyor, ancak bu kızgınlık da tam anlamıyla haklı değiller. Çünkü bu insanlar hiç çalışmadan kira, fatura ve gıda gibi temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Çalıştığında bu yardımlar kesiliyor. Örneğin; çalışmadan 15-20 bin TL destek alan biri, çalıştığında yalnızca 23 bin TL kazanacaksa, bu fark için çaba göstermeye gerek duymuyor. Peki bu durum tersine dönebilir mi? Zor ama imkânsız değil. Ülke genelinde bu sorunun çözümü için büyük çaplı planlamalar gerekse de, güzel ilçemiz Hacılar’da bu gidişatı küçük ama etkili projelerle değiştirmek mümkün. Özellikle organik üretimin önem kazandığı ve insanların bu ürünler için kilometrelerce yol gitmeyi göze aldığı bir dönemdeyiz. El emeğiyle üretilen doğal ürünlerin satış fiyatları da normalin üzerinde. Üstelik gıdaya olan ihtiyacın ilerleyen yıllarda daha da artacağı öngörülüyor. İlçemiz, şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer alıyor. Bu bölgede yetişen ürünler işlenerek markalaştırılıp pazara sunulabilir. Sosyal yardım alan kişilere doğrudan yardım yerine üretim destekleri verilerek, bu ürünleri ürettirilir satış desteği imkanı tanınırsa, tüketen toplumdan üreten topluma geçiş mümkün olabilir. Örneğin; bir ailenin 500 m² toprağı varsa burada rahatlıkla 100 tavuk besleyebilir. Günümüzde organik yumurtanın kolisi 200-250 TL arasında satılıyor. Bu üretimden masraflar çıktıktan sonra günlük 500 TL kazanan bir aile, ayda ortalama 15.000 TL ek gelir elde edebilir. Bu tarz üretimlerde büyük devlet desteklerine ihtiyaç yoktur. En önemli değişim, “ yardımlarla yaşamak ” yerine, üretimle geçinmeyi öğrenmektir. Bu sadece bir örnek. Bu tarz birçok proje ilçemizde hayata geçirilebilir. Hacılar’da bulunan kadın kooperatifi, ilçe tarım müdürlüğü ve arıcılık kooperatifleri, bu ürünlerin markalaşarak satışa sunulması konusunda önemli görevler üstlenebilir. Merkeze yakın olmasının bugüne kadar dezavantajını yaşayan ilçemiz, bu tarz projeler sayesinde şehirdeki tüketicilerin doğal ürün almak için ilçemize gelmesini sağlayabilir. İlçe o zaman ilçemiz üretimden gelen gücü organik ürün merkezi olabilir. Herşey hayalle başlar